Lübnan Sınırında Hayatını Kaybeden 3 Türk Vatandaşı: Dışişleri Bakanlığı'ndan İsrail'e Kınama

Dışişleri Bakanlığı, Lübnan sınırından İsrail'e kaçak yollarla geçmeye çalışırken kendilerinden haber alınamayan üç Türk vatandaşının, İsrail tarafından düzenlenen hava saldırısında hayatını kaybettiğini duyurdu. Bakanlık, yaptığı yazılı açıklama ile bu olayı "hukuksuz bir saldırı" olarak nitelendirerek İsrail'i en güçlü şekilde kınadığını belirtti. Hayatını kaybeden vatandaşların Sezer Özdemir (56), Hüseyin Kaya (54) ve Çınar Alp Baydenk (33) olduğu açıklandı.
Olayın Detayları ve Gelişimi
Edinilen bilgilere göre, 11 Ocak 2025 tarihinde Lübnan sınırında kaybolan üç Türk vatandaşı için aileleri, resmi makamlara başvurarak yardım talebinde bulundu. Yapılan incelemeler sonucunda, bu kişilerin daha önce de sahte kimliklerle kaçak yollarla İsrail'e gittikleri ve orada 2-3 yıl çalıştıktan sonra sınır dışı edildikleri tespit edildi. Üç vatandaşın, tekrar çalışmak amacıyla Lübnan üzerinden İsrail'e yasa dışı yollarla geçmeye çalıştıkları belirlendi.
Yetkililerle kurulan son temas, Lübnan tarafındaki Dov Dağı Şeba Çiftlikleri bölgesinde gerçekleşti. Aynı akşam, İsrail basınında sınır geçmeye çalışan kimliği belirsiz üç kişinin, İsrail Silahlı Kuvvetleri’nin hava saldırısı sonucu "etkisiz hale getirildiği" yönünde haberler yer aldı. Bu haberlerin ardından Türk vatandaşları olabileceği ihtimali üzerine Beyrut ve Tel Aviv Büyükelçilikleri, yerel makamlarla iletişime geçerek bilgi talebinde bulundu.
İnsan Kaçakçılığı ve "Deneme" Amaçlı Operasyon İddiası
Yerel makamlardan alınan bilgilere göre, 11 Ocak günü yaklaşık 20 kişilik, çeşitli ülke vatandaşı grubunun, uluslararası bir organize suç örgütü ile anlaşarak İsrail’e geçmeye çalıştığı belirlendi. İnsan kaçakçılarının, canlı konum bilgisi göndererek grubu belirli noktalara yönlendirdiği ifade edildi. Ne var ki, söz konusu 20 kişilik grubun içerisinde yer alan 3 Türk vatandaşının, grubun lideri tarafından İsrail'in operasyon yürüttüğü bölgeye girmeye zorlandığı ortaya çıktı. Diğer grup üyelerinin ifadelerinden, bu 3 vatandaşın sınır geçişinin başarılı olması durumunda, geriye kalan 17 kişinin de aynı güzergaha yönlendirileceği öğrenildi. Bu durum, 3 Türk vatandaşının insan kaçakçıları tarafından bir nevi "deneme" amacıyla riskli bir bölgeye gönderildiği şüphesini gündeme getirdi.

Soruşturma ve Tepkiler
Hayatını kaybeden vatandaşların ailelerinin yakınları, insan kaçakçıları hakkında suç duyurusunda bulunarak hukuki süreç başlattı. Ayrıca, üç Türk vatandaşının hava saldırısına maruz kaldığı anların drone kamerası görüntüleri de ortaya çıktı.
Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, "Vatandaşlarımızın ölümüne neden olan bu hukuksuz saldırıyı en güçlü şekilde kınıyoruz" ifadelerine yer verdi. Bakanlık, İsrail'in insan hayatını hiçe sayan ve bölgedeki gerilimi artırdığı gerekçesiyle saldırgan politikalarına son vermesi gerektiğini vurguladı.
Hukuki Süreç ve Gelecek Adımlar
Olayla ilgili soruşturma devam ederken, Dışişleri Bakanlığı hayatını kaybeden vatandaşların naaşlarının Türkiye'ye en kısa sürede getirilmesi için gerekli işlemlerin başlatıldığını bildirdi. Olayın, insan kaçakçılığı şebekelerinin faaliyetleri ve sınır güvenliği konularındaki endişeleri artırdığı da gözlemleniyor. Bu acı olay, uluslararası insan kaçakçılığına karşı daha etkin mücadele yöntemlerinin gerekliliğini bir kez daha ortaya koydu.