İranlı Aktivist Dudaklarını Dikti: “Dudaklarım Mühürlü Kalacak”
İran'da bir insan hakları aktivisti olan Hüseyin Roneki, siyasi tutukluların serbest bırakılması çağrısında bulunmak için dikkat çeken bir protestoya imza attı. Dudaklarını dikip bu görüntüsünü sosyal medyada paylaşarak tüm dünyada gündem yaratan Roneki, "Dudaklarım mühürlü kalacak, ancak bu sessizlik direnişimdir" açıklamasıyla eyleminin amacını duyurdu.
Siyasi Tutukluların Serbest Bırakılması İçin Eylem
Roneki'nin eylemi, geçtiğimiz hafta İran'da siyasi tutukluların serbest bırakılması çağrısında bulunan ve taleplerinin yerine getirilmemesi üzerine intihar ettiği öne sürülen başka bir aktivist olan Kiyanuş Senceri'ye dayanıyor. Roneki, Senceri'nin mücadelesini sürdürmek ve onun taleplerine dikkat çekmek amacıyla bu adımı attığını belirtti. Sosyal medya platformu X'ten yaptığı paylaşımda, eyleminin amacını şu ifadelerle açıkladı:
"Ben gelip oturduğumda beni tutuklayabilirsiniz. O zamana kadar direnişim kendime ait. Kiyanuş'un hayatını verdiği dava uğruna savaşacağım. Dudaklarım mühürlü kalacak ancak eylemlerim onun mesajını güçlendirecek."
Tek Başına Oturma Eylemi Başlatacağını Duyurdu
Protestosunun bir parçası olarak Roneki, Tahran'daki Veliasr Caddesi'nde bir köşede tek başına oturma eylemi başlatacağını duyurdu. Bu eyleminin, İran’da ifade özgürlüğü ve insan hakları mücadelesine destek vermek amacıyla yapılacağını vurguladı. Paylaşımına dudaklarını diktiğini gösteren bir fotoğraf da ekleyen aktivist, bu sıra dışı yöntemiyle İran yönetimine mesaj gönderdi.
Kiyanuş Senceri’nin İntiharı ve Geriye Bıraktığı Mesaj
Hüseyin Roneki’nin eylemi, İran’daki bir diğer aktivist Kiyanuş Senceri’nin trajik ölümü sonrası başladı. İddialara göre, Senceri, siyasi tutukluların serbest bırakılmaması halinde intihar edeceğini açıklamıştı. Özellikle 2021 protestolarında idama mahkûm edilen üç göstericinin serbest bırakılmasını talep eden Senceri’nin bu talepleri yanıtsız kalmıştı. 13 Kasım'da yaşamına son verdiği öne sürülen aktivist, son mesajında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Hiç kimse fikrini ifade ettiği için hapse atılmamalı. Protesto her İran vatandaşının hakkıdır."
Aktivistin Ölümü Şüpheli Bulunuyor
Senceri’nin ölümünün ardından İran’da ve uluslararası kamuoyunda tartışmalar başladı. Bazı sosyal medya kullanıcıları, olayın intihar değil bir suikast olduğunu iddia etti. Tahran Ceza Mahkemesi Başkanı Muhammed Şehriyari ise yaptığı açıklamada, olayın şüpheli ölüm olarak değerlendirildiğini ve güvenlik kameralarının incelendiğini söyledi. Ancak bu açıklama, aktivist çevrelerce yeterli bulunmadı. Senceri'nin cenazesi, 15 Kasım’da Tahran’daki Beheşt-i Zehra kabristanında defnedildi.
Sosyal Medyada Büyük Yankı
Roneki’nin dudaklarını dikerek yaptığı protesto, hem İran'da hem de uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. İnsan hakları savunucuları, bu eylemin İran’daki ifade özgürlüğü kısıtlamalarına dikkat çektiğini vurgularken, hükümetin bu tür protestolar karşısındaki tutumu merak konusu oldu. Muhalif gruplar, Roneki’nin yalnız olmadığını ve insan hakları mücadelesinin devam edeceğini ifade ediyor.
İfade Özgürlüğü ve İnsan Hakları Mücadelesi
İran, ifade özgürlüğü ve insan hakları konularında uluslararası insan hakları örgütleri tarafından sıkça eleştiriliyor. Son yıllarda siyasi tutukluların durumu ve protestolara yönelik baskılar, ülkedeki toplumsal huzursuzluğu artırdı. Hüseyin Roneki’nin bu eylemi, ülkenin mevcut durumunu yeniden dünya gündemine taşıdı.
Roneki'nin oturma eylemini ne kadar sürdüreceği ya da bu eylemin nasıl bir sonuç doğuracağı henüz bilinmiyor. Ancak eylemiyle birlikte dünya kamuoyunun İran'daki insan hakları ihlallerine bir kez daha odaklandığı açıkça görülüyor.